Hemşire Sibel’i öldüren sanığın yargılanmasına devam edildi

Bağcılar‘da hemşire kız arkadaşı Sibel Kavılı’yı geçtiğimiz mart ayında silah ile ateş ederek öldüren Cumali Varan’ın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada beyanda bulunan şahit Gökçe Öner “Ben maktul ile birlikte bilinçaltı kodlama eğitimleri aldım. Aldığımız bu eğitimlerle meditasyon niteliğinde seanslarımız oluyordu. Bu meditasyon seansları çok şuurlu halde yapılabilen istenildiği anda sonlandırılan bir tipti. Sanığın bahsettiği astral seyahat olayını maktul yapamazdı. Sibel ayrılmak istiyordu fakat Cumali gitmiyordu. Her gün takip ettiğini biliyorum. Sibel asla Cumali’nin üzerinde astral seyahat denemedi. Kendisi namazında bir bayandı. Hatta vefat ettiğinde oruçtu” halinde beyanda bulundu.

Bağcılar‘da 29 Mart 2024’te meydana gelen olayda, bir hastanede güvenlik vazifelisi olarak çalışan Cumali Varan (46) tıpkı hastanede birlikte çalıştığı kız arkadaşı hemşire Sibel Kavılı’yı (44) silahla ateş ederek öldürmüştü. Hakkında ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası talep edilen Varan birinci duruşmada yaptığı savunmasında, maktul Kavılı’nın astral seyahat eğitimleri aldığını ve kendisi üzerinde uygulamak istediğini söylemişti. Sanık Varan savunmasında “Üzerimde seanslar uyguladı, psikolojim bozuldu. Olay günü bana yeni eğitimler aldığını ve üzerimde uygulamak istediğini söyledi. Gittim yatak odasındaki silahı aldım. Silahı almamın sebebi başıma sıkmaktı. Silahı başıma dayadım çekerken silah patladı. Sibel vuruldu” sözlerini kullanmıştı. Cumali Varan’ın yargılanmasına devam edildi.

Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanık Cumali Varan ile müştekiler hazır bulundu. Duruşmaya taraf avukatları da katıldı.

Duruşmada beyanda bulunan Sibel Kavılı’nın kız kardeşi müşteki Hüsnüye Gürbüz “Ablam ile sanığın bağları 11 Ocak 2024’te bitmişti. Sanık, meskenden ayrıldı bu tarihte lakin ablamla görüşmek istiyordu. Sanık daha sonra beni aradı. Ablam ile barışmak istiyordu. Ablama sanığın bu talebini ilettim lakin o istemedi. Bir gün manzaralı konuşurken ablam bana ‘eğer ölürsem İstanbul’a defnedin’ dedi. Neden bu türlü bir şey söylediğini sorduğumda dünyanın ölümlü kalımlı olduğunu, herkesin başına bir gün bu tipten bir olayın geleceğini söyledi. Olay nedeniyle şikayetçiyim” dedi.

Tanık Gökçe Öner Kunt ise “Sibel ile 3 sene evvel bir eğitimde tanıştık. Samimi olduk kendisi ile. En son öldürüldüğü sabah görüştük akabinde işe gitti. Akşam da bu olay olmuş. Sibel ile her gün konuştuk ayrılmak istiyordu o fakat Cumali gitmiyordu. Her gün takip ettiğini biliyorum. Ta ki son haftaya kadar. Cumali’nin son hafta sesi çıkmadı. ‘Sibel bu çok sessiz ben korkuyorum’ dedi. Sibel bana ‘o da anladı herhalde istemediğimi’ dedi. Ben maktul ile birlikte bilinçaltı kodlama eğitimleri aldım. Aldığımız bu eğitimlerle meditasyon niteliğinde seanslarımız oluyordu. Bu meditasyon seansları pek şuurlu halde yapılabilen istenildiği anda sonlandırılan bir tipti. Sanığın bahsettiği astral seyahat olayını maktul yapamazdı. O cinsten bir eğitime sahip değildi. Sanık kendisi bana et yemeyip 21 gün oruç tutmamız halinde bu seyahati gerçekleştirebileceğini söylemişti. Sanığın kendisi bize astral seyahat olayını anlattı. Sibel asla Cumali’nin üzerinde bu türlü bir şey denemedi. Kendisi namazında bir bayandı. Hatta vefat ettiğinde oruçtu” biçiminde beyanda bulundu.

Tanık Ahmet Feruh Kunt ise maktulü eşinin arkadaşı olduğu için tanıdığını söyleyerek “Sanık bir gün beni aradı. ‘Siz benim ilgimi bozmaya çalışıyorsunuz. Eşinin eşimle görüşmesini istemiyorum. Sibel sizinle görüştüğü için benden ayrılmak istiyor’ halinde kelamlar söyledi” dedi.

Tanık beyanının akabinde orta kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

İddianameden

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, maktul Sibel Dayanıklılı olarak yer alırken sanık ise Cumali Varan olarak yer buldu. İddianamede 29 Mart 2024’te Bağcılar‘da, Varan’ın sevgilisi olan Kavılı’yı silahla ateş ederek öldürdüğü belirtildi. Cumali Varan’ın 30 Mart günü Gebze’den Bolu’ya gitmek üzere kaçtığının tespit edildiği ve otobüs mola verdiği sırada yakalandığı da iddianamede belirtildi. Öte yandan emniyette sözü alınan sanık Varan, Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde güvenlik vazifelisi olarak çalıştığını söyleyerek “Sibel 7 yıldır sevgilimdi. Misyon yaptığım hastanede hemşireydi. Son 1 ay içerisinde astral seyahat eğitimi almaya başladı. Bu eğitimden sonra bakış açısı değişti. Beni küçümsemeye ve konuta farklı ilaçlar getirmeye başladı. Ben bir gün hatırlamadığım bireylerden silah aldım. Silahı meskende yatak odasında çekmeceye koydum. Sibel de silahı gördü ‘neden aldın?’ diye sordu. Ben de ‘evde bulunsun’ diye aldığımı söyledim. Sibel bana bu işin yürümediğini ve meskenden gitmemi istediğini söyledi. Ben de kardeşime yerleştim. Ortada görüşmeye devam ettik. Daha sonra bir gün Sibel bana ‘eğer bir daha meskene gelirsen savcılığa şikayette bulunurum, iş yerinde gelip görüşürsen seni idareye söyleyip işten attırırım’ dedi. Bunu söylemesine karşın ben gidip gelmeye devam ettim. Zira sevdiğim bayanın peşindeydim, onu geri kazanmaya çalıştım. Olay günü Sibel’in çalıştığı kata çıktım. Ağırdı, onu seyrettim. Sonra oradan ayrılarak meskene gittim. Maksadım ona sürpriz yapmaktı. Dairenin kapısında beklerken geldi. Bana ‘niye geldin?’ diye sordu. Ben de ona ‘bugün ayın 29’u seninle 8. yılımız. 8 sene evvel ayın 29’unda seninle birinci kere bu konuta gelmiştik, barışalım’ dedim. Birlikte meskene girdik. Konutta konuşurken tekrar agresifleşmeye başladı. Boynumu çizdi darp etti. Yatak odasında bulunan çekmeceden silahını aldım. Silahı çekerek kendi başıma dayadım, silahın namlusunu tuttu. Tam silahı yere doğrulturken patladı. Sibel yere düşerken tekrar patladı. Kendime gelmek için mutfaktaki balkona giderek sigara içtim. Tekraren intihar teşebbüsünde bulundum lakin kendime kıyıp intihar edemedim. Sonra Gebze tarafına gittim. Ne yapacağımı bilemedim otobüse bindim. Otobüs durduğunda polisler beni yakalayarak İstanbul’a getirdi” sözlerini kullandı. Cumali Varan’ın ‘kadına karşı tasarlayarak taammüden öldürme’ hatasından ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırılması talep edildi. Varan’ın ruhsatsız silah taşıma’ hatasından ise 2 yıldan 4 yıla kadar mahpusu istendi. – İSTANBUL