Çizgi Romanın Usta Kalemi: Bahattin Atak

Eskişehir’de yaşayan 69 yaşındaki Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçısı Bahattin Atak, 1972 yılında başlayan çizerlik hayatında 600’den fazla çizgi romanı okuyucuların beğenisine sundu.

Çocukluğunda okuduğu Teksas-Tommiks çizgi romanlarından etkilenen Bahattin Atak, 16 yaşında İstanbul’da devrin çizerleriyle tanışarak bu yayınların inceliklerini öğrenmek için adım attı.

Atak, Türk çizgi romancı Suat Yalaz’ın “Karaoğlan”, Abdullah Turhan’ın “Kara Murat” çizgi dizilerinin hazırlanışı sırasında yaptığı asistanlıkla hünerlerini geliştirdi. Vakitle kendine has çizgi roman karakterleri de çizen Atak, “Kara Doğan”, “Battal Gazi” ve “Baykara” ismini verdiği çizgi kahramanlar oluşturdu.

Pilot akrabasından esinlenerek oluşturduğu “Yüzbaşı Volkan” karakteriyle çocuklara asker sevgisini aşılayan Atak, oğlu Altan Atak’ı merkezine alarak 2007 yılında hazırladığı “Küçük Gezgin” projesiyle vilayet ve ilçelerin tarihi ve kültürel zenginliklerini içeren çizgi roman da hazırladı.

Atak, çocukları için hazırladığı “Türk Dünyasında İz Bırakanlar” serisinde Atatürk, Dursun Fakih, Osman Gazi, Pir Edebali, Ahmet Yesevi, Hacı Bektaş-ı Veli ve Mevlana üzere tarihi kişilikleri çizdi.

FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe teşebbüsüne ait “15 Temmuz Millet Destanı” isimli çizgi roman da hazırlayan Atak, 53 yılda 600’den fazla çizgi roman macerasını okuyucularla buluşturdu.

Zamanının birçoklarını konutunun üst katındaki çalışma odasında geçiren ve ses sanatkarı da olan Atak, yılların çizerlik birikimini Odunpazarı Cam Sanatları Müzesi’nde açtığı “Elinde Fırça, Lisanında Müzik” isimli stantla taçlandırdı.

“Tek derdim hayatta olduğum sürece çok şey çizmek”

Bahattin Atak, AA muhabirine, yeni kuşaklara çizdikleriyle katkı yapmanın tek gayesi olduğunu söyledi.

Çalışmalarında ince eleyip sık dokuduğunu belirten Atak, “Tarihe ve ülkeye mal olmuş bir kişiyi çizmeden evvel tarihçilerle görüşüyorum. Oğlum da akademisyen olduğu için onunla birlikte tarihçi arkadaşlarla çalışmalar yapıyoruz. Daha sonra çizgilere aktarıyorum.” diye konuştu.

Atak, okuyucularının kendisini çizim üslubundan rahatlıkla tanıdığını vurguladı.

Türk çizgi romancı Suat Yalaz’ın çizimlerinden etkilendiğini anlatan Atak, şöyle konuştu:

“Diğer ressamların birçok tarama ucu ve divit kullanır. Onlar biraz daha sanal oluyor. Benim yaptığım her şey kağıt üzerindedir. Farklı olmak için ayrıyeten bir gayretim yoktu, şekliniz zaten oturuyor. Birinci standım açıldıktan sonra bir yankı uyandırdı. Birçok belediyeden sergiyi öbür vilayetlerde de açmam tarafında teklif aldım. Standımı fiyatsız olarak Anadolu’daki kentlerde açmak istiyorum. Bütün derdim, çizdiğim kültürel zenginliklerimizi genç jenerasyonlara aktarmak. Vakit bana müsaade ettiği sürece çizmeye devam edeceğim. Çizerken yemek yemeyi dahi unutuyorum. Uykuya bile olabildiğince az vakit ayırıyorum. Tek derdim hayatta olduğum sürece çok şey çizmek.”