TBMM Genel Kurulu’nda Görüşmelerine Başlanacak İklim Kanunu Teklifi’ne Muhalefetten Tepki: “Bu Bir Karbon Piyasası Düzenleme Kanunudur”

(TBMM) – TBMM Genel Şurası’nda görüşmelerine başlanacak İklim Kanunu Teklifine muhalefet partileri ve iklim alanında çalışan sivil toplum kuruluşları Meclis’te düzenlenen bir basın toplantısıyla reaksiyon gösterdi. CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, “Bu bir karbon piyasası düzenleme kanunudur” derken, DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın, “Türkiye’de her yerde fosil yakıt tüketiliyor ve teşvik ediliyor. Türkiye, Avrupa’nın ve birçok ülkenin çöplüğü durumuna getirilmek isteniyor” diye konuştu. TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık ise, “Saray rejiminin sahiplerinden bu ülkenin halkının menfaatine olan rastgele bir yasa çıkmaz” dedi.

CHP, DEM, EMEP VE TİP milletvekilleri ile iklim alanında çalışmalarını yürüten 120 platformu temsilen gelen üyeler bugün TBMM Genel Şurası’nda görüşmelerine başlanacak İklim Kanunu Teklifi’ne reaksiyon gösterdi. Milletvekilleri ellerinde, “Sermayenin değil, halkın iklim yasasını istiyoruz”, “Fosil yakıtları yasaklayın”, “İklim değil, karbon yasası” yazılı dövizler taşıdı.

DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın, “Bütün muhalefet olarak bunun gerçek anlamda bir iklim kanunu olmadığını yalnızca karbon piyasasını oluşturmak üzere kurulmuş bir kanun olduğunu düşünüyoruz. İsmi iklim kanunu olmasına karşın iklimle ilgisi olmayan bir kanunu görüşüyoruz. Şunu söylemek isteriz; iklimin şu anda bozulmasına sebep olan sonuçlar hiçbir biçimde bu maddede geçmiyor. Fosil yakıtların tüketimi konusunda 2053 yılında sıfır emisyon planının hiçbir biçimde burada karşılığı yok. Avrupa’da buna ait tedbir alınmışken Türkiye’de her yerde fosil yakıt tüketiliyor ve teşvik ediliyor. Türkiye, Avrupa’nın ve birçok ülkenin çöplüğü durumuna getirilmek isteniyor” dedi.

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, “Sermaye 2026 yılında kendine nazaran ihracatını, karını sağlayabilmek için bu kanunun çıkmasını dayatmaktadır. İktidar ise 22 yıldır bu ülkede orman, su, dağ, mera, kışlak bırakmadı, tümünü paraya, sermayeye vermiş durumda. Öncelikle ekolojik kırım kanunu çıkartılması gerekiyor. Sanayi, sanayi, yapılaşma, tarımda yaşama dair ne yapılmak isteniyorsa var olan kaynaklarımıza dair kabahat kapsamına alınan ve niteliğini belirleyen ve cezai yaptırımı olan bir kanun yapmak zaruriliği var. Şayet bu yapılmazsa öteki bütün kanunlarda olduğu üzere lakin, ama diyerek kar, servet, para kazanmak amacıyla her türlü kanunu dolanırsınız. Bugün de getirilen iklim kanunu ülkemizin ormanlarının, suyunun, toprağının korunmasını sağlamaz tam karşıtı ticarete açar” sözlerini kullandı.

Sarıbal, “Eğer iklim kanunu, global ısınma sermaye sınıfının kar ve ticaret problemi olsaydı bir saatte çözerlerdi fakat bu türlü bir problemleri olmadığı için iklim krizi gerekçesiyle tüm problemleri kenara koyarak bunları kara çeviren bir yasadır. Bu yasanın geri çekilmesi için bütün eforumuzu göstereceğiz” dedi.

“Adına yalnızca göz boyamak için ‘iklim yasası’ denilmiş”

CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, “Bu bir karbon piyasası düzenleme kanunudur. AKP hükümeti IMF raporlarına nazaran GSYH’nın yüzde 1,7’sinden daha fazlasını fosil yakıtlara örtük takviye olarak sunmaktadır. Bu kadar büyük bir kaynağın fosil yakıtlara aktarılmak yerine hakikaten derin yoksulluğu ortadan kaldıracak bir sistem yapılabilirdi. Biz bu kanuna karşıyız. Türkiye’de halkın gereksinimlerini sahiden karşılayacak bir iklim kanunu teklifi hazırlanması için elimizden gelen çabayı sürdüreceğiz” sözlerini kullandı.

EMEP İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, “Adına yalnızca göz boyamak için ‘iklim yasası’ denilmiş bu yasaya hayır diyoruz. Saray’da o denli bir iktidar var ki milletlerarası sermayenin Medusa’sı üzere. Nereye baksa, neye dokunsa sermayeye hizmet için kar ve ranta çeviriyor. Memlekette ‘bir kederimiz var’ demeye gelmiyor onu ticaretin, rantın konusu haline getiriyor. Dilerim önümüzdeki periyot bu Medusa’nın gözlerini kör edeceğiz” diye konuştu.

“İçerisinde iklimle ilgili hiçbir şey yok. Sermaye var, para var”

TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, “Türkiye’nin tabiatını, toprağını, havasını şirketlere peşkeş çekenler üzerine bahşiş olarak işçinin canını bırakıyolar. Yaşadığımız bütün işçi katliamlarında bunu görüyoruz. Bu Saray rejiminin sahiplerinden bu ülkenin halkının menfaatine olan rastgele bir yasa çıkmaz” dedi.

CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, “Dünya iklim krizini konuşurken Türkiye’de iklim krizine karşı önlem alıyoruz diye bir kanun teklifi getiriyorlar. İçerisinde iklimle ilgili hiçbir şey yok. Sermaye var, para var, Mehmet Cengiz var tekrar. Halbuki ağacın yeşili doların yeşilinden daha bedelli. Günü gelince bunu görecekler. Sermayeyi bir sefer daha güçlü edecek bir kanun teklifi getiriyorlar ismine da ‘iklim kanunu’ diyorlar. Bu kanun teklifinin geri çekilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

DEM Parti İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk, “İklim krizinden en çok bayanlar etkilenecek. Bu teklifte elbette bayanla, toplumsal cinsiyetle ilgili hiçbir şey yok. Bu kanunda aslında halktan yana hiçbir şey olmadığı için bu olağan bir durum. O nedenle de bu kanunu reddediyoruz” diye konuştu.