Aile ve Sosyal Hizmetler ile Milli Eğitim bakanlıklarının 2025 yılı bütçeleri TBMM Genel Kurulunda

Mhp Ankara Milletvekili Mevlüt Karakaya, öğretim üyesi maaşlarının birçok mesleğe nazaran gerilerde kaldığını söyleyerek, “Öğretim üyelerinin maaşlarıyla ilgili bir düzenlemenin yapılması gerektiğini söz etmeliyim.” dedi.

TBMM Genel Heyetinde Aile ve Toplumsal Hizmetler ile Ulusal Eğitim bakanlıklarının 2025 yılı bütçeleri üzerinde MHP milletvekilleri kelam aldı.

MHP Çankırı Milletvekili Pelin Yılık, kentleşme, çağdaşlaşma ve globalleşme süreçlerinin neden olduğu yapısal problemlerle karşı karşıya kalan aile kurumunun güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.

Aile ve toplumsal işlevleri zayıflatıcı ögelerin ortadan kaldırılması gerektiğine işaret eden Yılık, “Ülkemizde evlilik çağına gelmiş gençlerimizi bilinçlendirmek maksadıyla gerçekleştirilen Evlilik Öncesi Eğitim Programı’nı bedelli bulmaktayız. Aile içi bağlantının kuvvetlendirilmesi, aile içi şiddetle kararlı çaba, ailelere psikososyal dayanak verilmesi suretiyle süreçlerin desteklenmesini kıymetli buluyoruz.” diye konuştu.

Şehitlik ve gazilik ile vatana üstün hizmette bulunanlarla ilgili toplumsal güvenlik sistemine ait olanlar dışında müstakil bir yasal düzenleme yapılması gerektiğini söyleyen Yılık, “Bu meseleleri yakından takip etmek ve gerekli düzenlemelerin yapılmasını sağlamak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir ihtisas kurulunun da kurulmasının yerinde olacağı niyetindeyiz.” sözlerini kullandı.

Yılık, engelli ve engelli yakını aylığının artırılması ile engelli aylığı ödemesinde aile geliri yerine engellilerin kendi gelirlerinin temel alınması gerektiğini belirterek, “Engellilerin genel ve mesleksel eğitim, mesleksel rehabilitasyon, kendi işini kurma, hibe takviyesi, iş ve meslek danışmanlığı hizmetleri daha da geliştirilmelidir.” dedi.

MHP Bursa Milletvekili Fevzi Zırhlıoğlu, ailenin toplumsal yapıda temel bir öge olarak ulusal bedellerin korunmasında kıymetli bir rol oynadığını aktardı. Aile yapısının ve kıymetlerinin korunmasının ve güçlendirilmesinin Anayasal bir sorumluluk olduğuna işaret eden Zırhlıoğlu, “Ülkece aile bütünlüğünü müdafaaya yönelik siyasetler geliştirmeye ve bayanların aile içindeki pozisyonunu güçlendirmeye daha çok gereksinimimiz var. Bu siyasetlerin emeli, ailenin toplumsal işlevlerini zayıflatan etkenleri ortadan kaldırmak ve güçlü bir toplumsal nizam oluşturmaktır. Aile birliğinin korunması emeliyle çalışan eşlerin vazifelerinin bilhassa dikkate alınarak birebir vilayet içinde vazife yapmaları sağlanmalıdır.” diye konuştu.

Her insanın bir engelli adayı olduğunu vurgulayan Zırhlıoğlu, şunları kaydetti:

“Engellilerin toplumla bütünleşerek diğerlerinin yardımına muhtaç olmadan hayatlarını idame ettirebilmelerini temin edecek hukuksal, fiziki ve öteki koşullar oluşturulmalıdır. Engelli vatandaşlarımızın maddi meselelerinin çözüldüğü manisiz ömür kurallarının oluşturulması değerlidir. Buna ait yasal düzenlemelerin günün kurallarına nazaran dinamik tutulmasını ve bu alanda atılan adımların ileriye taşınmasını gerekli görüyoruz.”

Zırhlıoğlu, gazilere ikinci istihdam imkanı sağlanması gerektiğini ve ÖTV’siz araç alma imkanı verilmesi gerektiğini de tabir etti.

“Sağlıklı bireyler, sağlıklı toplumun yapı taşıdır”

MHP Adana Milletvekili Ayşe Sibel Ersoy, bayanların güçlendirilmesi, çocukların güvenliği, şehit yakınlarının ve gazilerin haklarının korunmasının her vakit partilerinin önceliği olduğunu söyledi.

Kadınların güçlenmesinin yalnızca toplumun değil, milletin de güçlenmesi olduğuna işaret eden Ersoy, şunları kaydetti:

“Sağlıklı bireyler, sağlıklı toplumun yapı taşıdır. Bayan sıhhatine verilen kıymet ve yapılan çalışmalar da bayanın güçlendirilmesi için değer verilmesi gereken bir öteki ögedir. Anne vefat oranlarını azaltmak, doğum öncesi bakım oranlarının artırılması, bayanlarımızın sıhhat hizmetlerine kolay kolay erişimi çok değerlidir. Bu adımlar, sadece bayanlarımızı sağlıklı bireyler olarak topluma kazandırmakla kalmaz, tıpkı vakitte Türk milletinin sağlıklı bir formda yarına adım atmasının da teminatını oluşturur.”

MHP Samsun Milletvekili İlyas Topsakal, Filistin’de İsrail’in zalimce yaptığı katliamların kendilerinde derin izler bıraktığını belirtti.

Milli Eğitim Bakanlığının yabancı azınlık okullarına uyguladığı yasal sürecin çok konuşulduğunu söyleyen Topsakal, “Fransız okullarının kanunlara uymaması karşısında Bakanlığımızın aldığı önlem yerindedir ve bu önlemin her vakit ardında olduğumuzu tabir ediyoruz.” diye konuştu.

İlkokullarda geleceğe yönelik alternatif modellerin ele alınması gerektiğini kaydeden Topsakal, şu sözleri kullandı:

“Bizim teklifimiz, ilkokul sistemimizin de tıpkı okul öncesi eğitim üzere olmasıdır. Çünkü daha 6 yaşındaki yavrumuz okula gidiyor, tıpkı sırada 4 yıl oturuyor ve tıpkı tertip ve sistemde birebir şeyi yapıyor, karşısında öğretmene yani yıllarca tıpkı yüze bakıyor. Biraz farklı düşünürsek bu modelin çocuklarımızın üzerinde tesiri sizce olumlu mudur? Elbette olumsuzdur. Çocuklarımıza çok katlı, betona gömülmüş okullar yerine tek katlı ve bahçeli yerleri tercih etsek, sıra sistemini değiştirerek yuvarlak alanlar oluştursak ve çocuklar okullarında tıpkı konutlarında olduğu üzere rahat hareket etseler hoş olmaz mı? En azından yeni açılan pilot okullarda dünyanın son yıllarda kullandığı bu sistemi tatbik etmemizin değerli olduğunu söz etmek istedim.”

“Bu çeşit uygulamalar hak, adalet ve eşitlik hissini zedelemekte”

MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak, yalnızca bir bütçeyi değil Türkiye’nin geleceğine giden yolu konuştuklarını söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinin hayırlı olmasını dileyen Taytak, öğretmenlerin mesleklerini en güzel formda yapması için ellerinden geleni yapmaları gerektiğini vurguladı.

Öğretmenlerin emeklilik kurallarının iyileştirilmesinin vefa borcu olduğunu anlatan Taytak, “Öğretmenlerimizi keyifli edemezsek aydınlık yarınları inşa etmemiz mümkün değildir. Onların emeğine hürmet duymak geleceğimize sahip çıkmaktır.” dedi.

Öğretmen atamalarında mülakat uygulamasına da değinen Taytak, “Bu çeşit uygulamalar hak, adalet ve eşitlik hissini zedelemekte, bireylerin sisteme olan itimadını sarsmaktadır. Lakin bu mevzuda alınacak önlemlerle her bir bireyin emeğinin karşılığını alacağı, liyakat temelli bir sistemin inşa edileceğine inancımız tamdır.” değerlendirmesinde bulundu.

MHP Ankara Milletvekili Mevlüt Karakaya, üniversitelerde üretilen bilgilerin ticarileştirilmesiyle topluma ve iktisada katkısında geri kalındığını anlattı. “Bilginin ticarileştirilmesi üniversiteler için yapılması gereken kıymetli siyaset alanlarından biridir” diyen Karakaya, bu mevzuda toplumun yapması gerekenler olduğunu vurguladı.

Öğretim elemanlarının iş ortamlarında çok fazla keyifli olmadığını belirten Karakaya, “Bunun en değerli sebeplerinden birisi öğretim üyelerinin maaşları izafî olarak birçok mesleğe nazaran gerilerde kaldı. Öğretim üyelerinin maaşlarıyla ilgili bir düzenlemenin yapılması gerektiğini tabir etmeliyim. Yeniden son yıllarda öğretim üyelerimizin en çok şikayetçi olduğu mevzu ve alanlardan bir tanesi de takım konusu.” diye konuştu.

“Temiz dil” tartışması

MHP Kümesi ismine yapılan konuşmaların akabinde Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, kelam talep eden vekillere yerinden kelam verdi. Yerinden kelam alan CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan’ın Ulusal Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’i hedef alan sözleri üzerine Karaca, Akdoğan’ın mikrofonunu kapattı.

Bakan Tekin ve kimi AK Parti’li milletvekilleri de Akdoğan’ın özür dilemesi gerektiğini söyledi.

Tartışmanın büyümesinin akabinde Karaca, küme başkanvekilleriyle görüşmek üzere birleşime orta verdi.

Aranın akabinde kümesi bulunan partilerin küme başkanvekilleri yerlerinden kelam alarak “temiz lisan kullanılması” konusunda kümelerinin kanılarını paylaştı.