Aydın’da İkiz Bebekten Biri Doğumdan 5 Saat Sonra Hayatını Kaybetti

Aydın’da bir müddettir hizmet veren Özel Ege Liva Hastanesi’nde dünyaya gelen ikizlerden biri doğduktan 5 saat sonra hayatını kaybetti. Çocuğunun ihmal sonucu hayatını kaybettiğini sav eden baba Mustafa Talat Güllüce, hastaneden şikayetçi olurken, çocuğun hekimi Uzm. Dr. Ramazan Topçu ise ‘ihmal’ savlarını kabul etmediklerini belirtti. Hastanede yaşanan gerginliğin ardından Emniyet Müdürlüğü bölgeye polis takımı sevk etti.

Aydın’ın Efeler ilçesinde hizmet veren Ege Liva Hastanesi’nde Sevde – Mustafa Talat Güllüce çiftinin ikiz çocukları dünyaya geldi. Doğumdan yaklaşık 5 saat sonra ikizlerden birinin kalbi durdu. Çocuklarını sağlıklı bir halde kucaklarına aldıklarını, sevip emzirdiklerini söz eden aile, ikizlerinden birinin ihmal sonucu hayatını kaybettiğini tez ederek hastaneden şikayetçi oldu.

Yaşanan olayın akabinde hastanede muhatap bulamadıklarını, çocuğun vefatının net bir biçimde açıklanmadığını belirten baba Mustafa Talat Güllüce, “Çocuk saat 15.00 civarında doğdu. Saat 17.00’ye kadar annesinin yanında hiçbir şeyi yok. Sonra birkaç inlemesinden ötürü, dediler ki, ‘Biz çocuğu ağır bakıma alalım. Orada yalnızca bir oksijen verelim. Çocukta hayati bir tehlike yok. Nefes verelim. Bizatihi derin nefes alamıyor’ dediler. Çocuğu verdik, saat 17.00’den sonra yeniden 1 saat geçti ve 1 saat sonra, ‘Çocuğu annesinin yanına getirelim, orada emsin’ dediler. ‘Nasıl durumu?’ diye sorduğumuzda, ‘Yüzde 50 oranında çocuğun rastgele bir semptomu yok. Yüzde 50 oranında da bu inlemesi geçti. Çocuk düzeliyor’ dediler. Bir saat sonra, ‘Çocuk külfette, yalnızca müşahede gayesiyle biz diğer hastaneye sevk edeceğiz’ dediler. Ondan sonra sevk süreçleri başladı. Yarım saat sonra doktor beni yukarıya çağırdı ve çocuğun kalbinin durduğunu söyledi. Neden kalbinin durduğunu sordum. Bana, ‘Bilemeyiz, ciğerine bir şey kaçmış olup nefes alamıyor olabilir’ dedi. ‘Bize röntgen çekeceğiz, demiştiniz. Orada bir şey çıktı mı?’, diye sorduğumda ise karşılık vermiyor. Sakinliğimi korudum ve sakin bir şekilde, ‘Doktor bey bana bir açıklama yapın’ dedim. ‘Bu çocuk niçin öldü?’ diye sordum. Tekrar bir yanıt yok. ya siz hekimsiniz, siz bilmiyorsanız ben nasıl bileceğim bu çocuğun nasıl öldüğünü. ya küçücük çocuğa otopsi mi yaptırayım ben?” diyerek çocuğunun mevti hakkında bile düzgün bir açıklama yapılmadığını, ihmalden şüphelendiğini sav etti.

“Biz kaygımızı kime anlatacağız?”

Çocuklarının doğduktan 5 saat sonra “öldü” denilerek önlerine konulduğunu söz eden baba Güllüce, “Başka çocuk hekimi çıkıyor, ‘Bu yeni doğan çocuk. Bu türlü şeyler olabilir’ diyor. Bu türlü şeyler olabilir de, çocuğun birinci başta hiçbir şeyi yokken, sonrasında nasıl bu türlü bir semptom olup da çocuk 5 saat içerisinde kalbi durup ölebilir? Biz bunu anlamıyoruz. Şu an hala daha hastanede kendimize bir muhatap bulamıyoruz. Yalnızca hemşireler ve bir tane güvenlik vazifelisi var. Öteki hiç kimse yok. Doktor yok, hastanenin sahibi yok. Biz kederimizi kime anlatacağız, kimden açıklama bekleyeceğiz, kendi içimizi nasıl soğutacağız? Sonuçta bu bir can. Benim çocuğum yahut diğer birisinin çocuğu. Can olması, başlı başına değerli bir konu. Fevkalâde bir durum oldu ve harikulâde durumda bu hastane bütün her şeyiyle iflas etti. Bize birinci doğduğunda deseler ki, bu çocukta külfet var, semptom var. Çok ümitlenmeyin. Biz de deriz ki, evet ikiz hamilelik, olabilir diyebiliriz yani. Sonuçta bu yeni doğan bir çocuk fakat çocuk sapasağlam, çocuk annesini emiyor. Çocuk nefes alıyor, çocukta hiçbir şey yok lakin çocuk 5 saat içerisinde, ‘Kalbi durdu ve öldü’ denip bizim önümüze konuluyor. Biz şaşkınlık içerisindeyiz. Bir muhatap bulamıyoruz. Biz bu hastaneden şikayetçi olacağız. Bilhassa Vilayet Sıhhat Müdürlüğü’nden, Sıhhat Bakanlığı’ndan bu hastanenin yeterliliği ismine bir müfettiş göndermelerini ve teftiş etmelerini istiyoruz” halinde konuştu.

“Ailenin ihmal argümanlarını kabul etmiyoruz”