Bakan Yılmaz Tunç: Terörsüz bir Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç Ankara’da basın mensuplarıyla iftarda bir ortaya geldi. Bakan Tunç, “Etnik kökeni ne olursa olsun herkesin kardeşçe, hiçbir ayrım yapmadan terörsüz bir Türkiye‘yi inşallah daima birlikte inşa edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Dikmen Hakimevi’nde düzenlenen iftar programında basın mensuplarıyla bir ortaya geldi. Basın mensuplarıyla iftar programında bir ortaya gelmekten memnuniyet duyduğunu belirten Bakan Tunç, Ramazan ayının birlik, dayanışma ve kardeşlik ayı olduğuna değindi. Tunç, bu ayda kardeşlik hislerinin daha da doruğa çıktığını tabir ederek, “Ben öncelikle mübarek Ramazan-ı Şerif’inizi tebrik ediyorum. Natürel birlik ve beraberlik deyince içinden geçtiğimiz günler değerli. 40 yıldan beri ülkemizin önünde mani olan, ayak bağı olan terör belasından da kurtulma eşiğindeyiz. İnşallah muvaffakiyete ulaşır. Olağan İmralı ve DEM heyetinin birkaç görüşmesi sonrasında ortaya çıkan davet; terör örgütünün feshine, silahların bırakılmasına yönelik bir davet. Bu çok kıymetli bir davet. Etnik kökeni ne olursa olsun herkesin kardeşçe, hiçbir ayrım yapmadan terörsüz bir Türkiye‘yi inşallah daima birlikte inşa edeceğiz. Bundan kuşkumuz yok. Geçtiğimiz gün Van’daydım. Çok büyük bir heyecan içerisinde beşerler. İnşallah bu heyecanlar yarım kalmaz, terör örgütü kendini fesheder, silahlar bırakılır. Bu manada da yapılan çalışmaları bilhassa takip ediyoruz. Herkese düşen sorumluluklar var” dedi.

“Ülkemiz 23 yıldan bu yana sağlam adalet sisteminin tesisi manasında çok değerli etaplar kaydetti”

Türkiye‘nin bir hukuk devleti olduğundan bahseden Bakan Tunç, “Adaletin tesisi, toplumsal barış ve huzurun sağlanmasının ön koşulu; adalet varsa orada huzur, barış olur. Bir yerde adalet varsa her şey yerli yerine konulur. Bu manada da ülkemiz 23 yıldan bu yana hukuk devletinin tahkimi, adaletin tesisi ve emniyetli adalet sisteminin tesisi manasında çok kıymetli evreler kaydetti. Anayasa değişiklikleri yapıldı, sessiz ihtilal sayılan ülkemizi yüksek standartta bir demokrasiye kavuşturma noktasında çok kıymetli aralıklar aldık. Alışılmış ki bilhassa anayasamızda vesayetçi anlayışın ortadan kaldırılması, Türkiye‘nin demokratik hukuk devleti yolunda daha da ileri adımlar atması noktasında çok kıymetli ıslahatlara imza attık” tabirlerine yer verdi.

“Çok kıymetli ıslahatları hayata geçirdik”

Tunç konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Çok değerli ıslahatları hayata geçirdik. Doğal adaletin tesisi değerli dedik, hukuk devleti için adil olmak kıymetli lakin adil olmak kadar adil görünmek de değerli. Münasebetiyle adaleti sağlayan adaletin olmazsa olmaz koşulu olan tarafsız ve bağımsız yargının uygulamalarının topluma yanlışsız bir formda aktarılması çok kıymetli. Sahiden basın demokratik hukuk devleti için olmazsa olmaz kaide. Dijital medyanın Basın Kanunu kapsamına alınması üzere bilhassa birçok yenilikler hayata geçirildi. Toplumsal medyanın tesiriyle dezenformasyonla artık ağır bir biçimde karşı karşıya kaldığımız bir durum. Dezenformasyon aslında basın özgürlüğünü de tehdit eden bir durum. O nedenle dezenformasyonla uğraş noktasında da mevzuatımızda kimi yenilikler, düzenlemeler gerçekleştirildi. Toplumsal medyada dezenformasyonun yazılı basına da teşkil etmesi nedeniyle birtakım meseleler ortaya çıkabiliyor. O nedenle basın özgürlüğünü müdafaanın, fikir ve fikir, tabir özgürlüğünü muhafazanın en kıymetli yollarından birisi de tekrar internet ve toplumsal medyanın aşikâr tertibe sokulmasıdır.”

” Türkiye‘yi basın özgürlüğü endekslerinde İsrail’in de gerisinde göstermek Türk basını için bir insafsızlıktır”

Basın özgürlüğü ile ilgili gelen tenkitlere karşılık veren Tunç, “Basın ülkemizde özgürdür dediğimiz vakit birtakım tenkitlerle karşı karşıya kalıyoruz. Gazetecilerin tutuklandığı vesaire tabirler kelam konusu oluyor. Açıklıkla söyleyelim Türkiye‘de rastgele faaliyeti nedeniyle tutuklanan bir gazeteci yoktur. Mesleği gazeteci olabilir lakin farklı bir kabahat nedeniyle yargının soruşturması kelam konusu olabilir. Hiçbirimiz bir gazetecinin bir cürüm soruşturmasına tabi tutulmasını elbette ki istemeyiz. Fakat Türkiye‘yi basın özgürlüğü endekslerinde gerilerde göstermek, hatta İsrail’in de gerisinde göstermek bir kez Türk basını için bir insafsızlıktır. Münasebetiyle İsrail son bir yılda 200’den fazla gazeteci katleden bir ülkedir. Nasıl Türkiye‘nin önünde basın özgürlüğünde üstte gösterilebilir, bu mümkün olabilir mi?” sözlerini kullandı.

Ceza adaleti sisteminin artırılmasına yönelik alınacak önlemler olduğundan bahseden Tunç, “Bu mevzudaki yargı paketini de hazırlamış durumdayız. Önümüzdeki günlerde milletvekillerimizin takdirine arz edeceğiz. Hukuk yargılamalarındaki aktifliği artırmak, vatandaşlarımızın uzun süren yargılamalardan kurtulması için alacağımız önlemler var. O da hukukla ilgili paketimiz, o da hazır. Meclis yaz periyoduna girmeden ikisi de milletvekillerinin takdiriyle Meclisten geçmiş olacak” dedi.

Tunç konuşmasını şöyle noktaladı:

“Önümüzde bir Yargı Islahatı Strateji Evrakı hususumuz var. Bilhassa yargının hızlandırılması konusunda çok kıymetli gayelerimiz var. Meclis yaz devrine girmeden milletvekillerimizin takdiri ile geçmiş olacak. Tüm gayemiz vatandaşlarımızın yargıya itimadını en üst noktaya çıkarmak. Ülkemizin en değerli maksatlarından bir tanesi de demokratik bir anayasa. Baştan sona yeni yazılmış, sivillerin yazdığı bir anayasa ile yeni Türkiye yüzyılına gireriz. Anayasamızdaki vesayetçi ruhu ortadan kaldırmak için çok değerli ıslahatları hayata geçirdik. Lakin çok sayıdaki değişiklikler, yeni kurumların ek edilmiş olması, anayasadaki iltisaklıyı da bozmuş durumda. Bu noktada yeni bir anayasa, baştan sona yeni yazılmış, sivillerin, milletin temsilcilerinin yazdığı bir anayasa ile Türkiye yüzyılına başlamamız lazım. İnşallah bu hususta Mecliste uzlaşma sağlanır. Meclis Liderimizin bu mevzuda başlatmış olduğu bir çalışma var. O çalışma terörsüz Türkiye için yapılan çalışmalar. İnşallah ülkemiz yeni Türkiye yüzyılına başlarken bütün prangalarından kurtularak, demokratik hukuk devleti yolunda emin adımlarla yoluna devam eder.”

Programın ardından Adalet Bakanı Yılmaz Tunç basın temsilcileriyle sohbet ederek, çay içti.